Kaygılı - Kaçıngan Birlikteliği Mümkün Mü?

Ülfet İpek Eral

Ülfet İpek Eral

Kaygılı - Kaçıngan Birlikteliği Mümkün Mü?

How being attached to you felt like sometimes - Laura Miclea

How being attached to you felt like sometimes - Laura Miclea

Kendimizi tehdit altında, zorlanmış veya endişeli hissettiğimizde savunma mekanizmalarımız devreye giriyor. Böyle anlarda bağlanma figürümüzü, yani güvendiğimiz ve bize rahatlık sağlayan kişiyi kendimize yakın tutmak istiyoruz. Bu noktada bağlanma stillerimiz, duygularımızı nasıl düzenlediğimiz üzerinde etkili olabiliyor ve verdiğimiz farklı tepkileri açıklayan unsurlardan biri oluyor.
relate-banner

Bağlanma sistemimiz, bir tehlikeyle karşılaştığında en basit haliyle aşırı aktif olma ya da devre dışı kalma gibi iki farklı tepki veriyor. Bağlanma sisteminin aşırı aktif hale gelmesi, reddedilme endişesinin artması ve ilişkiyi tehdit edecek durumlara fazla tepki gösterme gibi davranışlar ile sonuçlanabiliyor. Bağlanma sisteminin deaktivasyonu (yani devre dışı kalması) ise bağlanmadan kaçınma ve yakınlıktan rahatsızlık duyma gibi davranışlara yol açabiliyor. Bağlanma sisteminin algılanan bir tehdit durumunda aşırı aktifleşmesi genellikle kaygılı bağlanmayı işaret ederken devre dışı kalması kaçıngan bağlanma stilini gösteriyor.

Bağlanma kaçınması yüksek olan kişilerin, geçmişlerinde onlara bakım veren kişi tarafından genellikle reddedildiklerini, bu sebeple insanların güvenilmez olduklarına inandıklarını görüyoruz. Reddedilmekten kaçınma istekleri; bu kişilerin sadece kendilerine güvenme, savunmacı olma ve yakınlık isteklerini bastırma eğilimlerini artırıyor. Bağlanma kaygısı yüksek olan kişiler ise onlara bakım veren kişilerden genellikle tutarsız bir ilgi görmüş oluyorlar. Bu sebeple terk edilme endişesi duyabiliyor ve daha fazla kabul edilme ve yakınlık arayışında oluyorlar. Kaygılı bağlanan kişiler, romantik ilişkilerinde genellikle partnerlerinin sevgisini ve kabulünü elde etmekle meşgul oluyorlar. Olası bir reddedilmenin en ufak belirtisine karşı aşırı tetikte olmaları da sıklıkla gözleniyor. Kaygılı bağlanan kişilerin, partnerlerinin bağlanma stilinden bağımsız olarak ilişki içinde kaygılı davranması, kaçıngan bağlanan kişilerin de kaçıngan davranışlar göstermesi bekleniyor.

Bağlanma stilleri ve partner seçimi arasındaki ilişkiyi açıklayan farklı görüşler bulunuyor. Bir görüşe göre, bizimle benzer bağlanma stiline sahip kişileri kendimize partner olarak seçmeye daha meyilli oluyoruz. Bu durum benzerliğin partner seçiminde etkili olmasıyla açıklanıyor. Kaygılı ve kaçıngan bağlanma gösteren kişiler, genellikle kendilerinden biraz daha güvenli ama yine de kaygılı veya kaçıngan kişileri partner olarak seçebiliyorlar. Partner seçimini açıklayan bir diğer görüşe göre, güvenli bağlanmayan kişilerdense güvenli bağlanan kişileri, kaçıngan bağlanan kişilerdense kaygılı bağlanan kişileri tercih etme eğiliminde oluyoruz. Bağlanma kaygısının ilişkilerde beklenen bir durum olması ve bu kaygının partnerleri iletişim kurma ve karşı tarafı önemsediğini gösterme yönünde motive etmesi bu durumu açıklıyor.

Partner seçerken karşımızdaki kişinin, kendimiz hakkında ne düşüneceğimize ve hissedeceğimize etkisinden ziyade nasıl biri olması gerektiğine odaklanıyoruz. Bu iki görüş de partner seçimi sürecinin o kadar da rastgele olmadığını gösteriyor. Bağlanma kaygısı ve kaçınmasının partner seçimine olduğu kadar romantik ilişkinin gidişatına da etkisi oluyor. Özellikle kaçıngan bağlanan kişilerin; partnerlerine daha az güvenme, ilişkilerinden daha az memnun olma ve ilişkilerine daha az bağlı olma eğilimleri olduğu görülüyor. Bağlanma kaygısı yüksek olan biri, böyle biriyle ilişki kurduğunda ilişki memnuniyeti düşüyor. Kaçıngan bağlanma stiline sahip bir partneri olan kişilerin ilişkideki mutluluk ve güven seviyelerinin de düşük olduğu görülüyor.

Partnerin bağlanma kaygısından ziyade kişinin kendisinin bağlanma kaygısının olup olması ile ilişki memnuniyeti arasında daha güçlü bir ilişki bulunuyor. Buna karşın kişinin hem kendisinin hem de partnerinin bağlanma kaygısının aynı oranda düşük veya yüksek olduğu ilişkilerde ilişki memnuniyeti de tutarlılığın etkisiyle yüksek oluyor.

Kaçıngan bağlanan biri, kaygılı bağlanan biriyle ilişki kurduğunda ise kaçıngan bağlanan kişinin ilişki memnuniyeti ve partnerine duyduğu güven düşük oluyor. Partnerlerden her ikisi de kaçıngansa, özellikle partner ihtiyaçlarına tepkisizlik nedeniyle geleceğe yönelik plan yapma gibi ilişki davranışlarının en aza indiği, ilişki memnuniyeti ve güvenin de düşük seviyelerde olduğu görülüyor.

Heteroseksüel çiftlerle yapılan araştırmalarda genellikle kaygılı bağlanan partnerin kadın, kaçıngan bağlanan tarafın ise erkek olduğu görülüyor. Kaygılı-kaygılı birlikteliğinde, kadın partnerin kaygısı daha yüksek ve erkek partnerin kaygı seviyesi daha düşük olduğunda, ilişki adına en olumsuz sonuçlara ulaşılıyor. Erkeklerin sergiledikleri kaçıngan davranışlar, genellikle sadece kendileri ile ilgili olurken kadınların kaçınganlığı partnerlerinin davranışlarıyla da ilgili olabiliyor.

Bu durumda kaygılı-kaçıngan ilişkisi mümkün mü? Yüksek seviyede bağlanma kaçınması veya kaygısı ilişkide yıkıcı davranışlar ile ilişkilendiriliyor ancak kişi, partnerinin ihtiyaçlarını fark edip yapıcı bir şekilde ele alabilirse çiftler bu sorunları aşabiliyor. Kaygılı veya kaçıngan bağlanma gösteren kişiye romantik ilişkisi ve partneri duygusal ve davranışsal tepkilerini düzenleme konusunda yardımcı olabiliyor. Bu sayede ilişkide güven ortamı oluşuyor ve daha yapıcı bir ilişki kuruluyor. Kaygılı ya da kaçıngan bağlanma gösteren bireylerin ihtiyaçlarını ve yıkıcı tepkilerine neden olan durumları açıkça konuşabilmesi bu kişilerin ilişkilerini olumlu etkiliyor.Kısacası romantik ilişkilerde partner, kaygılı ya da kaçıngan bireylerin ihtiyaçları ve yıkıcı tepkileri karşısında tampon görevi görebiliyor. Çatışmaların ardından sergilenen olumlu davranışlar, güvensiz bağlanan bireylere ilişkilerinde bir problem olmadığı mesajını verebiliyor. Bunun sonucunda kaygılı ya da kaçıngan bireyler, kendi duygu ve davranışlarını düzenlemeyi öğrenebiliyor ve bu şekilde güvenli ve ilişki memnuniyetinin yüksek olduğu bir ilişki sürdürebiliyorlar.

[1] American Psychological Association. (2015). APA Handbook of Personality and Social Psychology (3rd ed.). American Psychological Association.
[2] Kuncewicz, D., Kuncewicz, D., Mroziński, B., & Stawska, M. (2020). A combination of insecure attachment patterns in a relationship and its quality: The role of relationship length. Journal of Social and Personal Relationships, 38(2), 648-667.
[3] Strauss, C., Morry, M. M., & Kito, M. (2012). Attachment styles and relationship quality: Actual, perceived, and ideal partner matching. Personal Relationships, 19(1), 14–36.
[4] Overall, N. C., & Simpson, J. A. (2015). Attachment and dyadic regulation processes. Current Opinion in Psychology, 1, 61–666.
[5] Rodriguez, L. M., Coy, A., & Hadden, B. W. (2021). The attachment dynamic: Dyadic patterns of anxiety and avoidance in relationship functioning. Journal of Social and Personal Relationships, 38(3), 971–994.

Benzer yazılar

Kaygı Flört Etmemize Engel Değil

Yüksek düzeyde kaygıya veya kaygılı bağlanma stiline sahip olmak zaman zaman kendimizi sabote etmemize ve geçmişteki olumsuz deneyimlerimize saplanıp kalmamıza sebep olabiliyor. Peki kendimizi sabote etme halinin üstesinden gelmek için neler yapabiliriz?
One Hundred Years of Solitude No.31 - Zhu Zhengming

İlişkisiz, Mutlu, Huzurlu

Herkes romantik bir ilişkiye sahip olmak zorunda mı? Tek başımıza mutlu olmamız mümkün değil mi? Seçilmiş bekarlık kavramıyla tanışın!
Mother and Child by Katie M. Berggren

Aile İçinde Öğrendiğimiz İlişki Modeli Gelecek Romantik İlişkilerimize Nasıl Yansıyor?

Hepimiz ilişki kurmanın farklı yollarını ailemizde öğreniyoruz. Ancak öğrendiğimiz bu yollar her zaman bizi mutlu etmeyebiliyor.

Duygularımızla ilgili öğrendiğimizi unutmamız gereken 7 şey

Duygularımız söz konusu olduğunda bazı hatalı düşüncelere sahip olabiliyoruz. Bu düşünceleri, doğru ve bize iyi gelecek düşüncelerle değiştirmek mümkün! Buyrun yazımıza…

Romantik İlişkiler ve Psikolojik Sağlık

Romantik ilişkiler psikolojik sağlığı nasıl etkiliyor? Bu yazıda psikolojik sağlık ile ilişkiler arasındaki ilişkiyi derledik.
Negro - Cristina Troufa

Tehdit ve Bakım Kaynağı Aynı İnsan Olduğunda - Düzensiz Bağlanma

Bağlanma stillerinin çok popüler olmayan ancak belki de anlaşılmaya en çok ihtiyaç duyan türü: düzensiz bağlanma. Detayları yazımızda.
We Need to Talk About Kevin - Lynne Ramsay (2012)

Bir Anne-Oğul Çatışması: We Need to Talk About Kevin

Hazırlıksız annenin, oğlu Kevin ile bağ kuramamasını anlatan bu film, istenmediğini hisseden çocuğun neler yapabileceğini gösteriyor.
The Meal - Alex Gross (2016)

Bağlanma Stilleri ve Ayrılık Sonrası Davranışlar

Eğer ayrılmayı isteyen ve ilişkiyi bitiren taraf biz değilsek ayrılık sonrası kısa dönemde davranışlarımızı neler belirler?
A Moment! - Holly Warburton

Öpüşmenin Tarihi ve Etkileri

Öpüşmek, midemizde kelebekler uçuran bir deneyim! Neden öpüştüğümüz ve öpüşmenin günümüze nasıl geldiği ise işte bu yazımızda.
İsimsiz

Güvenli Bağlanmayı Anlatan Türkçe Şarkılar

Güvenli bağlanma ile çevremizle daha yakın ilişkiler kuruyoruz. Romantik ilişkilerde güvenli bağlanmayı anlatan Türkçe şarkıları derledik!

footer