
Çocuk sahibi olduktan sonra ebeveynlerin mutluluk seviyesinde düşüş olduğunu gözlemleyen araştırmacılar, bu durumu ebeveyn olmanın bazı “insani ihtiyaçlarla” çakışmasıyla açıklıyorlar. Yeni ebeveynlerin mutluluk seviyesini olumsuz etkileyebilecek durumlar şu şekilde açıklanıyor:
- Diğer ilişkilere duyulan ihtiyacın azalması: Çocuk sahibi olmuş arkadaşınızın artık sizinle eskisi kadar sık buluşmadığını ya da size halinizi hatrınızı daha az sorduğunu fark ettiğiniz oluyor mu? Bu gibi durumlar, yeni ebeveyn olmuş kişilerin bebekleriyle kurduğu derin ve özel bağ sonrasında ortaya çıkabiliyor. Yeni ebeveyn, enerjisinin büyük çoğunluğunu bebeğine ayırmak isteyebiliyor ve bu sebeple diğer ilişkilerine zaman ayırmakta zorlanıyor. Bu durum ise arkadaşlarıyla ya da partneriyle eskisi kadar sık iletişim kuramamasına sebep oluyor ve sonuçta ebeveyn diğer insanlarla ilişki kurma ihtiyacını gideremiyor.
- Özerk olma ihtiyacının karşılanmaması: İkinci bir ihtiyaç olan özerklik, bireyin özgür davranışlarda bulunma yetisini ifade ediyor. Çocuk sahibi olan ebeveynler, diledikleri gibi hareket edemeyebiliyor ve işlerini, buluşmalarını, hatta uyku saatlerini çocuklarına göre düzenlemek zorunda kalabiliyor. Bu sebeple özerk olma ihtiyacı bakımından zor bir süreç geçirebiliyor.
- Yetersiz hissedilmesi: Yeni ebeveyn olmuş bireyin, çocuğunu en iyi şekilde yetiştirmek ve yaptığı işte iyi olduğunu bilmek istediğine tanıklık etmişsinizdir. Bu istek her ne kadar iyiymiş gibi gözükse de ebeveynlerin kendilerini yetersiz hissetmesine sebep olabiliyor. Mükemmel olmayı hedefleyen anne-babalar, zaman zaman ebeveynliği beceremediklerine dair hislere kapılabiliyorlar.
- Uyku ihtiyacının karşılanmaması: Çocuk sahibi olan ebeveynleri en çok zorlayan konulardan biri de uykusuzluk. Uykusuzlukla beraber ebeveynler olumsuz olaylara daha büyük tepkiler verebiliyor ve bu durum da partnerler arası çatışmalara yol açabiliyor. Partnerler artık eskisi kadar eğlenmedikleri gibi birbirlerine daha olumsuz ve tahammülsüz yaklaşmaya da başlayabiliyorlar. Bu gibi durumlar doğum sonrasında evlilik memnuniyetinin önemli ölçüde azalmasına yol açıyor.
Doğum sonrası süreçte annelerin stres seviyesinin babalara kıyasla daha fazla arttığı gözleniyor. Annelerin ebeveynlik konusundaki memnuniyeti daha düşük oluyor ve kendilerine daha az zaman ayırabiliyorlar. Bir diğer fark ise kadınların doğumdan sonra işe dönme sürelerinin erkeklerinkinden daha fazla olması. Çiftlerin doğumdan sonra bu şekilde farklı deneyimlerden geçmeleri, eskisinden daha fazla çatışmalarına yol açabiliyor.
Babalar doğumdan önceki hayatlarına daha çabuk dönerken anneler bu süreçte genellikle daha çok sorumluluk aldıkları için bu durum çiftin ilişkisinde gerginlikler yaşanmasına sebep olabiliyor. Bu durum genellikle gelenekselleşmiş cinsiyet rolleri bağlamında ele alınıyor. Öte yandan doğumdan sonraki bir yıl içerisinde babaların da doğum sonrası depresyonu deneyimleyebildikleri görülüyor. Bir araştırma, ebeveyn olmuş erkeklerin %55’inin doğum sonrası depresyon deneyimlediklerini gösteriyor. Çocuklarının doğumu sırasında orada olan babalar, sağlık çalışanlarının onları görmezden geldiklerini, onlar tarafından yeterince destek görmediklerini ve bundan ötürü rahatsız hissettiklerini belirtiyorlar. Toplumdaki cinsiyet rollerine bakıldığında erkeklerin toplum baskısı sebebiyle duygularını daha çok sakladıkları ve bu süreçte yardım alamadıkları ortaya çıkıyor. Orta yaştaki erkeklerin en yaygın ölüm sebebinin intihar olması göz önünde bulundurulduğunda babaların yaşadığı doğum sonrası depresyonun fark edilmesi büyük önem taşıyor.
Partnerlerin bu süreçte birbirlerinden neler bekledikleri de çatışmaların tonunu belirliyor. Örneğin, yeni doğum yapmış bir anne, bebek bakımını eşi ile yarı yarıya bölüşmeyi beklerken eşi bir anda işe geri döndüğünde hayal kırıklığına uğrayabiliyor. Doğum öncesinde partnerler birbirleriyle konuşarak benzer beklentilerde buluşabilirse hayal kırıklığına uğrayarak çatışma ihtimalleri de daha düşük oluyor.
Anne ve babanın deneyimlediği tüm bu durumlara bakarsak çocuk sahibi olmanın partnerler için birçok değişikliğe yol açtığını söyleyebiliriz.
Doğumdan Sonra İlişkiyi Neler Bekliyor?
Yapılan araştırmalar çocuk sahibi olduktan sonra çiftlerin evlilik memnuniyetlerinin düşme olasılığının, artma olasılığından yüksek olduğunu gösteriyor. İlginç olan çocuk sahibi olmayan çiftler de ilişki memnuniyetini yıllar içinde sabit tutamıyor. Boşanma oranlarına bakıldığında çocuk sahibi olmayan çiftlerin boşanma oranının daha yüksek olduğu görülüyor.
Yapılan bir başka çalışma, doğum sonrası ilk bir yılda evlilik memnuniyetinin düştüğünü desteklese de ikinci yılda, özellikle çocuğun ilk doğum gününden sonra evlilik memnuniyetinin tekrar artabileceğini öne sürüyor. Hem planlı hem plansız bir şekilde çocuk sahibi olan çiftlerle yapılan bu çalışmada çocuk sahibi olmayı önceden planlamış olan çiftlerin evlilik memnuniyetinde çok fazla düşüş yaşanmadığı da bulunuyor. Aynı çalışma, evlilik memnuniyetini etkileyen bir başka unsurun da hamilelik öncesi ilişkinin kalitesi olabileceğini gösteriyor. İlişkilerinin ilk yıllarında mutlu olan ve çocuk yapma fikrini düşünen bireyler, hamilelik sırası ve sonrasında da daha çok tatmin oluyorlar. Bazı araştırmacılar ise doğum öncesinde aralarında güçlü bir arkadaşlık olan partnerlerin, doğum sonrasında da evlilik memnuniyetlerini sürdürebilecekleri fikrini destekliyor.
İlk defa çocuk sahibi olmanın bireyler ve içinde bulundukları ilişki açısından birçok zorluk taşıdığı aşikar. Fakat yine de bazı ebeveynler tüm bu zorlukların yanında eşsiz duygular deneyimleyebiliyor ve zamanla bu çiftlerin evliliklerinden aldıkları doyum artabiliyor. Bu açıdan baktığımızda partnerlerin birbirlerine karşı destekleyici olmaları, sağlıklı bir iletişim sürdürmeleri ve bu deneyimi birlikte paylaşıyor olduklarının farkına varmaları büyük bir önem taşıyor. Çocuğun doğmasıyla beraber hayatlarında köklü değişiklikler yapma durumunda olan partnerlerin birbirlerinin neler deneyimlediklerinin farkında olmaları ve en önemlisi bu yolda birlikte olduklarını bilmeleri, evlilik memnuniyetinin korunmasına yardımcı oluyor.