Evin farklı bir odası, farklı pozisyonlar, yabancı biri, sıra dışı bir ortam, oral seks, romantik seks, BDSM, yakalanma korkusu, kostümler, fetişler ve daha birçoğu... Sizi cinsel olarak uyaran her türlü erotik hayaliniz veya zihinsel imgeniz cinsel fanteziniz olarak tanımlanabilir. "Cinsel fanteziler" başlığı düşünüldüğünde akla birçok soru geliyor. Cinsel fanteziler ilk ne zaman ortaya çıkıyor? Cinsel fantezilere sahip olmak sağlıklı mıdır? Partnerimle bunları paylaşmalı mıyım? Bağlanma stilleri ile cinsel fantezilerin ilişkisi var mıdır?
Erotik hayallerimiz ne zaman oluşmaya başlıyor ve nasıl gelişiyor?
Erotik hayallerin ve fantezilerin kişiyi uyarması genellikle kişinin cinsel dürtülerinin yeni yeni oluştuğu ergenlik döneminde başlıyor. Yaşın ilerlemesi ile birlikte kişinin arzuları ve fantezileri de değişmeye ve şekillenmeye devam ediyor. Cinsel fanteziler kişiler arasında farklılık gösterebiliyor. Bu farklılığın oluşmasında çevresel koşullar, kültürel ve sosyal faktörler etkili olabiliyor. Kişinin cinsel fantezilerinin olması arzu ve haz duygusunu uyandırıyor ve bu duygular cinsel isteği artıran faktörler arasında yer alıyor. Cinsel fantezilerimizin yansımalarını eylemlerimizde görmemiz mümkün. Bunun en basit örneği, mastürbasyon sırasında kurduğumuz erotik hayaller veya bir porno sitesinde arattığımız başlıklar.
Cinsel fantezilere sahip olmak sağlıklı mı?
Evet. Cinsel fanteziler, cinselliğin doğal ve sağlıklı bir parçası. Hatta klinik psikoloji alanında yapılan bazı araştırmalar, romantik ilişkilerde cinsel işlev bozukluğu yaşayan bireylere cinsel hayal gücünü geliştirmeyi ve cinsel fantezilerin kullanımını öneriyor. Cinsel fantezilere sahip olmamanın ve cinsellik içeren hayaller kuramamanın kimi araştırmalarda cinsel işlev bozukluğuyla ilişkili olduğu bulunuyor. Cinsel fantezilerin romantik ilişkilerdeki dinamikleri incelemek için faydalı olabileceğini söylemek bile mümkün çünkü fanteziler, insanların romantik partnerlerinden gerçekte ne istediklerine dair içgörü sağlayabilme potansiyeline sahipler.
Cinsel fantezilerimizi partnerimizle paylaşmalı mıyız?
Birçok kişi cinsel fantezilerini söylemekten çekinebiliyor fakat partnerle cinsel fantezileri paylaşmak aslında oldukça avantajlı bir duruma dönüşebilir. Romantik ilişkilerde cinsel iletişim, partnerlerin sağlıklı ilişki yürütebilmeleri ve karşılıklı doyuma ulaşabilmelerinde önemli bir yer tutuyor. Yapılan çalışmalarda cinsel iletişimde partnerlerin birbirlerine fantezilerinden ve isteklerinden bahsetmelerinin cinsellikten aldıkları doyumu ve hazzı arttırdığı görülüyor. Partnerinizle arzularınızı ve fetişlerinizi, kısaca sizi cinsel olarak uyaran fantezilerinizi paylaşmak ve partnerinizin fikirlerini almak yeni maceralara ve deneyimlere atılmanızı sağlayabilir. Partnerinizin onayı ve rızası dahilinde onunla olan paylaşımlarınız sayesinde arzu ve doyuma ulaşmanız daha mümkün ve heyecanlı bir hale gelebilir.
Bağlanma stilleri cinsel fantezileri etkiliyor mu?
Bu konuda yapılan bir araştırmada, bağlanma stilleri ve cinsel fanteziler arasındaki ilişki inceleniyor. Bulgular, bağlanma kaygısına sahip olan bireylerin cinsel fantezi kurma eğiliminin daha yüksek olduğunu gösteriyor. Araştırmada cinsiyetlere göre farklı durumlar da ortaya çıkıyor. Kaygılı bağlanan kadınların, sınırsız seks fantezisi kurduklarını bildirme olasılığının daha yüksek olduğu, kaygılı bağlanma stiline sahip olan erkeklerin ise özellikle "romantik fanteziler" kurma eğiliminde oldukları saptanıyor.
Araştırmada kısıtlanmamış seks (unrestricted sex) başlığı; yabancı biri ile seks yapmak, duygusuz seks yapmak, aynı anda birden fazla partnerle seks yapmak gibi temaları kapsıyor. Romantik seks başlığı ise seks esnasında romantik duygular yaşamak, tutkulu öpüşmek, sevgi ve duygusal bağ hissetmek olarak alınıyor. Kaçıngan bağlanma stiline sahip olan bireylerin (özellikle erkekler) romantik temalarla fantezi kurma eğilimlerinin daha düşük olduğu saptanıyor. Genel olarak kaçıngan bağlanan kişilerin cinselliği yakınlıktan ayırma eğiliminde oldukları ve yakın ilişkilerinde dahi bunu sürdürdükleri görülüyor.
Yine aynı araştırma kapsamında, katılımcılardan bir cinsel fantezilerini anlatmaları isteniyor. Bulgulara göre, kaygılı bireylerin "karşı konulamaz bir şekilde arzu edilme" istekleri ve kendilerini "şefkatli ve çaresiz" olarak nitelendirme olasılıkları daha muhtemel oluyor. Birinci çalışmaya paralel olarak kaygılı bağlanan kadınların romantik partnerleri dışındaki bireyler hakkında fanteziler kurma olasılıklarının daha yüksek olduğu bulunuyor. Kaygılı bağlanan erkeklerin özellikle fantezilerinde partnerlerini cinsel olarak tatmin etme arzusunu ifade etme eğiliminde oldukları görülüyor. Kaçıngan bağlanma stiline sahip bireylerin cinsel fantezileri ise bireyin cinsiyetine ve ilişki durumuna bağlı olan yakınlık endişelerini yansıtabiliyor.
Bu çalışma doğrultusunda bağlanma stilleri ve cinsiyetin, cinsel fanteziler ile ilişkili olduğu görülüyor. Bağlanma stillerinin cinsel fantezilerin türünü belirlemede oldukça etkili olduğu sonucuna varılıyor.*
Cinsel fanteziler, toplumda her ne kadar bahsedilmekten çekinilen bir konu olsa da araştırmalar cinsel fantezilere sahip olmanın sağlıklı ve doğal olduğunu gösteriyor. Partnerle istekleri, arzuları ve cinsel fantezileri paylaşmak aradaki yakınlığı artırıyor. Elbette, her çift için cinsel fanteziler aynı derecede zevk vermeyebilir veya partneriniz sizin keyif aldığınız fantezilerden hoşlanmayabilir. Bu durumda, onunla her ikinizin de rahat ve memnun hissettiği bir noktada buluşabilir veya birlikte yeni fikirler üretebilirsiniz. Burada önemli olan nokta, cinsel fantezilerin "başka birini rahatsız etmeyecek ve karşıdaki kişinin onayı dahilinde" yaşanması.
* Bu araştırma İsrail'de yaşayan bireylerin istatistiklerinden oluşmaktadır. Kişilerin fantezi eğilimlerinin kültürel yapıdan, çevresel koşullardan ve sosyal faktörlerden etkilenebileceğini unutmamak gerekir.