Ebeveynlerimizden Sürekli Duyduğumuz 6 Cümle

Pelin Gömleksiz

Pelin Gömleksiz

Ebeveynlerimizden Sürekli Duyduğumuz 6 Cümle

Spending Time- Martin Parr (1986)

Spending Time- Martin Parr (1986)

  1. Ben sana demiştim.
    relate-banner

    Belki birçoğumuzun "yaygın ebeveyn cümleleri" listesinde ilk sırayı alacak o meşhur cümle! Hiçbirimiz bu cümleyi duymaktan hoşnut olmasak da büyürken ebeveynlerimizden sık sık bu cümleyi duyuyoruz. "Ben sana demiştim." cümlesinden, karşımızdaki kişinin bizim alacağımız aksiyonun sonuçlarını bizden önce gördüğü ve geldiğimiz noktayı önceden tahmin ettiği anlaşılıyor. Fakat eğer içinde bulunduğumuz durum; bizi üzecek, hayal kırıklığına uğratacak veya öfkelendirecek bir şekilde sonuçlandıysa yanımızda bize ne kadar haklı olduğunu söyleyecek değil, destek olacak birini arıyoruz. "Ben sana demiştim." cümlesi de bu noktada karşımızdaki kişinin haklılığını vurgulamasından öteye geçemiyor.

  1. Ben senin yaşındayken ...

    "Ben senin yaşındayken" ile başlayan cümleler de en az "Ben sana demiştim." kadar yaygın. Üstelik bu hikayeleri sadece ebeveynlerimizden değil, çevremizdeki bizden yaşça büyük birçok insandan duyuyoruz. Farklı hayat hikayelerini ve tecrübeleri dinlemek elbette çok keyifli olabilir ancak biz onları öğrenmek istedikçe! İleri yaştaki insanlar, bu tecrübeleri kendi yaşamlarının bizimkinden ne kadar daha "iyi" olduğunu veya kendilerinin büyüklerine karşı ne kadar daha "saygılı" olduklarını anlatmak için paylaşmaya başladıklarında bu paylaşım didaktik bir hal alıyor. Aslında paylaşım olmaktan çıkıp tek taraflı bir aktarım haline geliyor. Bu tarz paylaşımlar yaparken içinde bulunduğumuz şartların, toplumsal ve ailesel koşulların, kişilik özelliklerimizin ve daha birçok faktörün farklılık gösterebileceğini unutmamak gerekiyor.
  1. Sen giderken ben dönüyordum.

    "Ben senin yaşındayken "¦" cümlelerine oldukça benzeyen bu cümle, genellikle ebeveynlerimiz tarafından yapmak üzere olduğumuz bir şeye karşı çıkacaklarında kuruluyor. Deneyimlerinin bizden ne kadar fazla olduğunu vurgulamak istiyor, bu sebeple onları dinlememiz gerektiğini söylüyorlar. Halbuki henüz denemeden kısıtlanmak ve keşfetmeden engellenmektense kendi yolumuzdan gitmek bizim için daha öğretici oluyor. Direkt sınırlar çizerek "Bu yanlış." demektense gitmek istediğimiz yolun olumlu ve olumsuz taraflarının neler olabileceğini öğrenmek ve kararı en son yine kendi başımıza almak bizi hayata daha iyi hazırlıyor.
  1. Ebeveyn olunca anlarsın.

    Elbette yaş aldıkça anladığımız ve öğrendiğimiz şeyler olabilir ancak ebeveynlerimizin bize bu cümleyi kurmaktaki motivasyonu nedir? Bu cümleyi genellikle bir şeyi yapmamızı istemediklerinde, bizi kısıtladıklarında veya bizim onların ne kadar "endişeli, üzgün" olduklarını anlamadığımızı düşündüklerinde kurabiliyorlar. "Yapacağım." - "Yapmayacaksın." çatışması bu noktaya geldiğinde yapılan konuşmalar duygusal manipülasyona kadar varabiliyor. "Ben senin için en iyisini düşünüyorum. Sen buna rağmen beni üzüyorsun." gibi cümleler, ebeveynlerimizin duyguları yüzünden kendimizi suçlu hissetmemize sebep olabiliyor.
  1. Söylediğimi yap, yaptığımı yapma.

    Her şeyden önce bu nasıl bir çelişki! Sosyal öğrenme kuramının öncülerinden Bandura, bu cümleyi duysa herhalde "Nasıl bu kadar yanlış anladınız?" diye sorgulardı. Bu kurama göre gözlemleyerek ve taklit ederek birçok davranış öğreniyoruz. Bize bakım veren kişiler en yakınımızda oldukları için genellikle sosyal davranışlarımızı onları gözlemleyerek ve taklit ederek oluşturuyoruz. Haliyle ebeveynlerimiz bize tavsiye ettikleri davranışları kendileri sergilemediklerinde zihnimizde kalan, sözlerden çok davranışlar oluyor.
  1. Çocuk gibi davranma.

    Bu cümleyi hem çocukluğumuzda hem yetişkinliğimizde duyuyoruz. Çocukken ağladığımızda veya bir oyuncağımızı paylaşmak istemediğimizde "Sen büyüksün." deniyor. Yaşımız büyüdükçe de sanki ağlamak, oyun oynamak gibi davranışlar sadece çocuklara özgüymüşçesine "Çocuk gibi davranma." cümlesini duyuyoruz. Üstelik bu cümle; sadece çocuk olmayı ağlamak, oynamak, hareketli olmak gibi eylemlerle eşleştirmekle kalmıyor kimi zaman da bunları yapmayı zayıflıkmış gibi gösteriyor. Halbuki gerçek benliğimizle bağlantı kurmak ve olduğumuz gibi davranabilmek bizi mutlu ediyor. Kaldı ki "Çocuk gibi davranma." diyerek bir çocuğun omzuna bir an önce yetişkin olma sorumluluğunu yüklemek; onun keşfetmesinin, eğlenmesinin ve öğrenmesinin önündeki en büyük engellerden birini oluşturuyor.


Benzer yazılar

Ailemizle Siyaset Konuşmanın Sağlıklı Bir Yolu Var Mı?

Siyasi görüşlerimiz her zaman sevdiklerimizin düşünceleriyle aynı olmayabilir ve bu konuda tartışabiliriz elbette. Ancak siyaset konuşmalarını aile ilişkilerimize zarar vermeden nasıl gerçekleştiririz?

Bu Ne Biçim Özür?

Bazen partnerimiz bizden özür dilediğinde ya da biz ondan özür dilediğimizde “Bu ne biçim özür!” diye karşılık alabiliyor ya da verebiliyoruz. Bunu işitmemenin ya da söylememenin bir yolu ise ilişkinizdeki farklı özür dileme biçimlerini bilmek ve bunlara hakim olarak özür dilemekten geçiyor.

Cinsellik Nasıl Planlanmalı?

Cinselliği nasıl planlayabiliriz? Cinselliğin planlanması zannettiğimiz gibi cinselliğin spontaneliğini bozan bir durum olmayabilir mi?

Cinsellik Neden Planlanmalı?

İki taraf da cinselliğin devam etmesine istekliyse işlerin şansa bırakılmaması ve cinselliğin planlanması ilişki kalitesinin devamlılığı açısından alınabilecek olumlu bir aksiyon oluyor.

The End of the F***ing World

Ergenlik dönemindeki iki gencin yaşadıkları travmatik deneyimlerin kendileriyle ve başkalarıyla olan ilişkilerini nasıl şekillendirdiğine odaklanan, kara mizah ve dram türünde bir mini dizi izlemek ister misiniz?
Mother and Child by Katie M. Berggren

Aile İçinde Öğrendiğimiz İlişki Modeli Gelecek Romantik İlişkilerimize Nasıl Yansıyor?

Hepimiz ilişki kurmanın farklı yollarını ailemizde öğreniyoruz. Ancak öğrendiğimiz bu yollar her zaman bizi mutlu etmeyebiliyor.

7 Toksik Aile Davranışı

’Çünkü ben öyle istiyorum!’’ Aile içinde görülebilen 7 toksik davranış biçimi bu yazımızda!

Sorunun Kimde Olduğunu Ben Nereden Bileyim?

İlişkilerinizde oluşan problemler karşısında “sorun sahiden de bende mi?” diye soruyorsanız yazımıza bir göz atmanızı öneririz.

Çatışmalar En İyi Ne Zaman Çözümlenir?

Siz de son zamanlarda hayatınızda pek çok çatışmayla başa çıkmaya çalışıyorsanız bu yazı tam size göre!
Consolation - Edvard Munch (1907)

Romantik İlişkilerde Cinsel Hayat ve İletişim

Romantik ilişkide cinsel hayatın iyi olması için partnerlerin sürekli açık iletişim kurması gerekiyor. Nasıl diye merak ediyorsanız cevapları yazıda!

footer