August Rush
August Rush, mutluluk kadar müziğin de bulaşıcı olduğunu kanıtlayan bir film. Ünlü viyolonselist Lyla ile bir rock grubunun vokalisti Louis'in yolları bir partide kesişiyor. Müzikten doğan ortaklıkları sayesinde beklenmedik bir yakınlık kuran ikili, kısa süre içinde ayrılmak zorunda kalıyor. Louis'in varlığından bile haberi olmadığı ve Lyla'nın ise kaybettiğini sandığı çocukları Evan, aradan 10 yıl geçtikten sonra ailesini bulmak için New York'a gidiyor. Kendi mutluluğunu keşfetme sürecindeki Evan, hem müzik konusundaki dehası hem de taşıdığı umut ile birçok hayata dokunuyor.
A Beautiful Day in the Neighborhood
Gerçek olaylardan esinlenerek yazılmış film, Amerika televizyonlarının sevilen yüzlerinden Fred Rogers ile ödüllü gazeteci Tom Junod arasındaki arkadaşlığı konu alıyor. Alaycı bir karaktere sahip Tom, Rogers hakkında bir yazı yazmaya zorlanıyor. Başta gönülsüzce de olsa birbirlerinin hayatlarına dokunan Tom ve Fred, bir yandan iyi birer dost edinirken bir diğer yandan hayata bakışlarını değiştiriyorlar. İki insanın birbirlerine ne kadar etki edebileceğini ve hayatlarına ne kadar mutluluk katabileceklerini gözler önüne seren bir film.
Le fabuleux destin d'Amelie Poulain
İzleyicisini Paris sokaklarında keyifli bir yürüyüşe çıkaran Amelie, mutluluğun en ufak bir dokunuş ile nasıl yayılabileceğini kanıtlıyor. Filmin film ile aynı ismi taşıyan baş karakteri Amelie, kendini başkalarını mutlu etmeye adıyor. Bazen her gün karşılaştığı bir komşusunun, bazense yoldan geçen ve hiç tanımadığı birinin hayatına dahil olarak onlara ufak mutluluklar sunuyor.
The Farewell
The Farewell, son yılların öne çıkan yıldızı Asya sinemasından başarılı bir örnek. Film, Çinli bir ailenin yaşantısına eğlenceli bir bakış açısıyla eşlik ediyor. Amerika'da yaşayan Billi, büyükannesi Nai Nai'nin ölmek üzere olduğunu öğrenince Çin'e doğru yola koyuluyor. Tüm aile öleceğinden haberi olmayan büyükanneleri ile vedalaşmak için bir araya geliyor. Aile komedisi tadındaki film, ailenin ve paylaşmanın önemini bir kez daha hatırlatırken izleyicisinde buruk bir mutluluk bırakıyor.
Inside Out
Walt Disney ve Pixar Animation ortaklığından doğan animasyon, en temel duygularımıza bambaşka bir pencereden bakıyor. Orta-Batı'daki hayatını geride bırakarak San Francisco'ya taşınan küçük Riley; yeni bir eve, okula ve arkadaşlara alışmasını gerektiren zorlu bir sürece giriyor. Tıpkı hayatının her anında olduğu gibi bu süreci de iyi yönetebilmesi için en büyük destekçileri Neşe, Korku, Öfke, Nefret ve Üzüntü'dür. Riley'nin zihninde yaşayan bu duygular, ona günlük hayatında destek oluyor. Animasyonun baskın karakteri Neşe, dokunduğu her yere kendinden küçük parçalar bırakıyor.
Patch Adams
Bir doktor ile bir palyaçoyu aynı karakterde buluşturan Patch Adams, rahatsız olunacak derecede iyimser bir adam. Hayatın akışı içinde gelen dertlerden pek nasibini almamış Patch Adams, bir yandan başkalarını güldürmeyi çok severken bir diğer yandan tıp eğitimini tamamlayarak doktor olmak istiyor. İki arzusunu birleştirmek üzere ilginç bir yolculuğa çıkan Patch Adams, kendi mutluluğunu çevresindekilere de yayarak ilerliyor.
Freedom Writers
Dilimize çevrilen ismi ile Özgürlük Yazarları, bir insanın tek başına diğer insanların hayatlarını nasıl değiştirebileceğini vurguluyor. Toplumun dışlanmış kesiminden öğrencileri bir araya getiren Wilson Lisesi'nin en yeni üyesi, genç ve idealist bir öğretmen olan Erin Gruwell'dir. Öğrencileri ile iletişim kurmakta zorlanan fakat bunun için çabalamaktan vazgeçmeyen Erin, zaman içinde onlara ulaşmayı başarıyor. Toplumun bambaşka kesimlerinden gelen fakat aynı dışlanma hissini paylaşan bir grup öğrenci üzerinden hayata yeniden tutunma ve birlik olma duyguları filmde ön plana çıkarılıyor. İzleyicisi ise filmden yüzünde bir tebessüm ve içinde huzurlu bir mutlulukla ayrılıyor.
10 Things I Hate About You
Bambaşka karakterlere sahip iki kız kardeş… Bianca, okulun en popüler kızı. Ablası Kat ise onun tam aksine sosyal ortamlardan ve özellikle de erkeklerden kaçınan biri. Stanford ailesinin kurallarına göre Bianca'nın bir erkek arkadaşı olabilmesi için Kat'in de biriyle çıkması gerekiyor. Kat'i beklemekten sıkılan Bianca, kendi planını devreye sokuyor. Film, bambaşka karakterlere sahip bu iki kardeş üzerinden lise hayatına ve beraberinde getirdiği aşk ve arkadaşlık gibi kavramlara ışık tutuyor. Birbirinden keyifli ve sıcak sahneler sunan film, izleyicisinde de benzer izler bırakıyor.
Little Miss Sunshine
Amerikan bağımsız sinemasının en başarılı örneklerinden biri olan film, dışarıdan oldukça sıradan görünen Hoover ailesinin çıktığı bir macerayı konu ediniyor. Ailenin küçük kızı Olive, katıldığı bir güzellik yarışması için tüm ailesini kendisiyle beraber bir yolculuğa sürüklüyor. Ailenin birbirlerine taban tabana zıt karakterlere sahip üyeleri, Olive'in birincilik hayalinin peşinden bir minibüse doluşup yollara düşüyor. Farklılıklarına rağmen Olive için bir araya gelen bu karakterler ile film, en küçük sosyal ağ olan ailenin mutluluğa etkisini vurguluyor.
