COVID-19 süresince birçok şirket uzaktan çalışma yöntemleri uyguladı ve birçoğumuz evlerimizden çalışmaya başladık. Bu durumun hem avantajları hem de dezavantajları olsa da kısmen bu duruma alıştık. Tüm dünyada normalleşme süreçlerine geçilmesiyle birlikte şirketler hem uzaktan hem de ofisten çalışmayı barındıracak "hibrit" çalışma modellerini uygulamaya koymaya başlıyor. Ancak uzun zamandır evlerimizdeydik ve hibrit çalışmaya başlayacak olmak birçok kişide kaygı uyandırmaya başladı bile. Hibrit çalışmaya ilişkin kaygıları olan kişiler için bu durumla en iyi şekilde başa çıkmalarına yardımcı olacak, bu aşamada kendilerine sormaları gereken bazı soruları listeledik.

1. Günlerimin nasıl geçmesini istiyorum?

Hibrit çalışma süreci ya da yöneticilerinizle ilişkilerinizin nasıl gelişeceği gibi durumları düşünmeden önce bir adım geri atalım. Uzaktan çalışırken hayatınızda iyi giden şeyler nelerdi? Neden? Büyük resmi görmeye çalışmak yerine, basitçe günlerinizin nasıl geçtiğine göz atarak başlayın. Uzaktan çalıştığınız bir günde size iyi gelen şeyler nedir? Belki evde eşinizle öğle yemeği yiyebiliyor olmak size iyi gelmiştir ya da akşamüstü yarım saatliğine evin yakınındaki parka gidip gelerek nefes alabiliyorsunuzdur. Diğer yandan bu süreç boyunca yaşadığınız ancak katlanmakta zorlandığınız şeyler neler? Örneğin, "Zoom'da önemli bir müşteriye sunum yaparken tesisatçının kapıyı çalabiliyor olması çok rahatsız ediciydi" diyebilirsiniz. Tüm bu durumları değerlendirin.

Başka bir strateji, çalıştığınız bir iş gününün temel yapısını düşünmektir. Sabah 9'dan akşam 5'e sabit bit tempoyu tercih ediyor olabilirsiniz. Belki iş yükünüzün bir kısmını sabah saatlerinde halledip öğleden sonrayı çocuklarınıza ayırmak ve akşam tekrar işin başına geçmek sizi daha verimli yapıyordur. Bazı günlerinizi makyajlı ve tamamıyla profesyonel bir kıyafetle kamera karşısında görüşme yaparak geçiriyor olabilirsiniz. Bazı günler ise kameranızı kapalı tutmayı tercih ediyor ve ev halinizle rahat ediyorsunuzdur. Tüm bu durumlar size iyi ya da kötü geldi mi? Size iyi gelen yönlerin ne kadarını hibrit çalışmaya entegre edebilirsiniz?

2. Beni ne strese sokar?

Günlerinizin ideal yapısı üzerine düşündükten sonra ana stres kaynaklarınızı ve bunların evden çalışmakla ofise geri dönmek arasında nasıl bir fark gösterebileceklerini sorgulamaya geçebilirsiniz. Bunlar herkes için farklı görünse de sıklıkla ortaya çıkan iki stres kaynağı bulunuyor: rol karmaşası ve görüntülü görüşme kaygısı.

• Rol karmaşası

şu anda muhtemelen çalışan, ebeveyn ya da eş olma rollerinizin birbirine karıştığını hissediyorsunuz. Ancak evden çalıştığınız anlarda muhtemelen eviniz ve ailenize dair birçok sorumluluğu üstleneceksiniz. Burada önemli olan şey, sizi neyin rahatsız ettiğini ya da endişelendirdiğini belirlemek ve ardından evden veya ofiste çalışma seçeneklerine göre çözüm üretebilmektir.

Örneğin, evinizdeki çalışma alanınız aynı zamanda mutfağınız veya yatak odanızsa bu konuda ne yapabileceğinizi düşünün. Masada otururken şimdiki anın çamaşırları katlama zamanı olmadığı konusunda kendinizi durdurmayı öğrenmeniz gerekebilir. Kokulu bir mum veya sakin bir müzik gibi duyusal ipuçlarını yardımıyla beyninize "çalışma zamanının" geldiği mesajını verebilirsiniz. Bir program yapabilir ve işlerin arasına 10 dakikalık "ev işi molaları" koyabilirsiniz.

• Görüntülü görüşme kaygısı

Mükemmel bir dünyada yöneticilerimiz ve iş arkadaşlarımız bizi uygun olmadığımız anlarda iletişime zorlamaz; zamanımızı ve beklentilerimizi yönetmemize izin verirdi. Ne yazık ki bir yıllık uzaktan çalışmadan sonra bile, bazı kuruluşlar hala görüntülü görüşmeyi yüz yüze iletişimle eşit tutuyor. Çoğumuz için iş arkadaşlarımıza her zaman dijital anlamda hazır olmak zorunda kalmak oldukça stresli. Bu nedenle, ofise tam anlamıyla geri dönmediğiniz için endişeli hissediyorsanız bu duyguların nereden geldiğini anlamaya çalışın.

Kendinize sorun: Kaygım yöneticimin beklentileriyle mi ilgili, yoksa kendimle mi? Ardından bu beklentilerin arkasındaki motivasyonları düşünün. Yöneticileriniz için bir ekibi uzaktan yönetmek zor mu? Streslerini ve endişelerini size mi aktarıyorlar? Yöneticiniz de ofise tam zamanlı olarak geri dönme baskısı konusunda endişeli mi? Yöneticinize bu soruları sormak uygun olmayabilir ancak biraz düşünerek bu tutumlarını neyin motive ettiğini anlayabilirsiniz.Başka bir olasılık endişenizin kendi beklentilerinizden gelmesidir. Olması gerektiği kadar kararlı olmadığınızdan endişeleniyor musunuz? Ebeveynleriniz sizi işe gitmeyi bağlılık olarak gören bir tavırla mı yetiştirdi? Ofiste birçok insan varsa ve siz orada değilseniz bir şeyleri kaçırdığınızı düşünüp endişeleniyor musunuz? Burada derine inmekten korkmayın. Zor olabilir ancak derinlerde endişenize neyin neden olduğu hakkında çok şey öğreneceksiniz.