1-3 yaşındaki çocukların dil gelişiminde öne çıkan iki kavram oluyor. Bu kavramlar sırasıyla alıcı ve ifade edici dil olarak isimlendiriliyor. 1-3 yaşına benzer şekilde, 3-5 yaşındaki çocukların dil gelişiminde de yine bu iki kavramı görüyoruz. Şimdi, kelime ve sesleri idrak edebilme yeteneği anlamına gelen alıcı dil ve çocukların öğrendikleri bu kelimeleri günlük hayatta kullanma yöntemleri anlamına gelen ifade edici dil kavramlarına 3,4 ve 5 yaşlar için ayrı ayrı göz atalım.
3 yaşındaki çocuklar basit istekleri anlama yetilerine ek olarak iki kısımdan oluşan istekleri de takip etmeye başlıyorlar. Örneğin, "Pijamalarını yatağın üstüne ve terliklerini dolaba koy." cümlesindeki istekleri sırasıyla yerine getirebiliyorlar. Bu dönemde çocuklar yeni kelimeleri hızlıca öğrenmeye devam ediyorlar. Öğrendikleri kelimeler çoğunlukla obje isimleri oluyor. Örneğin; "çerçeve" gibi bir objeye karşılık gelen kelimeleri hızla öğreniyorlar. Bu kelimelere ek olarak, başkaları onlara isimlerini sorduklarında kendi isim ve soyisimlerini tamamen söyleyebiliyorlar. Son olarak, 3 yaşındaki çocuklar cinsiyet farklılıklarını anlamaya başlıyorlar. Yani, kız çocuklarına ve erkek çocuklarına atfedilen özellikleri fark ediyorlar. Bu özelliğe örnek olarak "Kızlar etek giyer." cümlesini verebiliriz. Şimdi de 3 yaşındaki çocukların ifade edici diline bakalım. 3 yaşındaki çocukların ifade diline baktığımızda karşımıza ilk olarak çoğul eklerini, zamirleri ve edatları daha doğru bir şekilde kullanmaları geliyor. "Onu beni ver." yerine "Onu bana ver." demeyi öğreniyorlar. Merak seviyeleri yüksek olan 3 yaşındaki çocuklar, sık sık "neden" ve "ne" sorularını sormaya başlıyorlar ve bunları sorarken 3-4 kelimelik cümleler kurabiliyorlar.
4 yaşındaki çocuklar, iki kısımlı isteklere ek olarak üç kısımlı istekleri de takip etmeye başlıyorlar ve "Lavaboya git, elini yıka ve havlu ile sil." gibi üç farklı isteği içeren cümleleri teker teker anlayıp görevleri yerine getiriyorlar. Buna ek olarak, benzerlik ve farklılıkları algılamaya başlıyorlar. Örneğin, çocuklar ve yetişkinler arasındaki farkı ya da çocuklar arasındaki benzerlikleri fark ediyorlar. 4 yaşındaki çocukların ifade edici dillerine gelirsek kendilerini ifade ederken geçmiş zamanı ve 5-6 kelimelik cümleleri kullanmaya başladıklarını görüyoruz. Bu zaman eklerini ve uzun cümleleri ise başlarına gelen bir olayı ya da kısa bir hikayeyi anlatırken kullanıyorlar. Üstelik anlattıkları bir yabancının da anlayabileceği kadar net oluyor. Yani, sokakta yürürken 4 yaşındaki bir çocuğun ne dediğine kulak misafiri olursanız ne anlattığını kolaylıkla anlayabilirsiniz.
Son olarak 5 yaşındaki çocuklar, öğrendikleri objeleri tanımanın ötesine geçerek objeler arasındaki ilişkileri keşfetmeye ve anlamaya başlıyorlar. Örneğin, "salonun içindeki koltuk" ya da "top ile oynayan kız" gibi tamlamaları idrak edebiliyorlar. Aynı zamanda öğrendikleri kelimeleri tanımlamaya başlıyorlar. Mesela, kaşık ya da kedi gibi isimlerin anlamlarını açıklayabiliyorlar. Anlatma becerilerini günlük hayatlarında da görüyoruz: 5 yaşındaki çocuklar, başkalarıyla konuşmalarını devam ettirebiliyorlar ve karşılıklı bir sohbetin içine girebiliyorlar. Bir konuşmanın devam etmesi için gereken karşı tarafı dinleme ve karşı tarafın ne dediğini takip edebilme yeteneğini kullanmaya başlıyorlar. Son olarak, başkalarının birbirleriyle ilişkilerini tarif edebiliyorlar. Arkadaşının annesine "Bayan X" demek yerine "arkadaşımın annesi" olarak seslenebiliyorlar.
Özetle, 3-5 yaş arasındaki dil gelişimi her yıl değişen beceriler göz önünde bulundurulduğunda yıl bazında incelenmesi gereken bir süreç olarak tanımlanıyor. Her zamanki gibi her çocuğun gelişiminin birbirinden farklı ve biricik olduğunu ve gelişim sürecinin farklı yaşlarda farklı şekillerde olabileceğini hatırlatmak istiyoruz.