1. Partneriniz ilk kasılmalardan doğum sonrasına kadar her aşamada size ihtiyaç duyabilir.

Doğum tarihinden önce hastaneye giden en iyi rotayı belirleyebilirsiniz. Hastaneye giderken bebeğin ve annenin çantalarını aldığınızdan emin olmalısınız. Hastanedeki evrak işleri de size ait. Ayrıca, ailenin geri kalanıyla iletişim halinde olan, ziyaretçi sayısını kısıtlı tutan ve gelen çağrıları cevaplayan kişi de siz olmalısınız.

2. İlk birkaç saatlik sancı sırasında, asıl göreviniz dikkat dağıtmaktır.

Bunun uzun bir süreç olabileceğini bilmelisiniz. Uzmanlar, ilk doğumun on saatten fazla sürebileceğini söylüyor. Partnerinizin sırtına masaj yapabilir, birlikte müzik dinleyebilir, koridorda dolaşabilirsiniz. Kasılmalar sıklaştıkça, rolünüz daha önemli hale gelebilir. Doğuma hazırlık kursuna katıldıysanız öğrendiklerinizi uygulama zamanı. Katılmadıysanız da hemşireden ipuçları isteyebilirsiniz.

3. Doğum esnasında sakin olmaya çalışın.

Partnerinizin stresini azaltma yöntemlerini en iyi bilen kişi sizsiniz. Her ıkınmada onu desteklemelisiniz. Partnerinize terini silerek ve elini sıkarak yardımcı olabilirsiniz. Bebeğinizin kafasını ilk kez gördüğünüzde, partnerinizi rahatlatmalı, her şeyin yolunda olduğuna dair güvence vermelisiniz. İsterseniz göbek bağını siz kesebilirsiniz. Bebeği kucağınıza alabileceğiniz söylendiğinde çekinmeyip kucağınıza almalısınız.

4. Partnerinize teşekkür edin.

Her şey bittiğinde ve bebeğinizi kucağınıza aldığınızda, partnerinizin az önce başardığı şeyin bilincinde olun. Doğum hangi şekilde olursa olsun yeni babaların doğum deneyimini nasıl gördükleriyle ilgili bir çalışmada, % 81'i çok ödüllendirici ve eğlenceli olduğunu söylüyor.