Sosyal becerilerimiz güçlü olsun ya da olmasın, hepimizin yalnız kaldığı veya yeni arkadaşlara ihtiyaç duyduğu dönemler olabiliyor. Böyle dönemlerde yapabileceğimiz tek şey oturduğumuz o kafede ara sıra kafamızı kitaptan kaldırıp hüzünle etrafımızdaki arkadaş gruplarına bakmak mı? Araştırmalara göre hayır, o kadar da ümitsiz değiliz ve aslında farklı stratejilerden faydalanarak arkadaş edinmeyi daha kolay hale getirmek de mümkün.
İnsanlara kendileri hakkında sorular sorun. Princeton Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmaya göre, insanların kendilerinden bahsetmekten aldıkları keyif, yemek yemek veya para kazanmaktan aldıkları keyiften çok daha fazla. Hatta yapılan deneylerde insanların kendilerinden bahsetmeyi deney katılım ücreti almaya tercih ettikleri gözleniyor. İnsanlara kendilerinden bahsetmeleri için fırsat yaratarak, sizinle geçirdikleri vakitten keyif almalarını ve size daha yakın hissetmelerini sağlayabilirsiniz.
İşyerinde veya okulda daha büyük ve kalabalık masalarda yemek yiyin. Geçmişte yapılan birçok araştırma gösteriyor ki insanlarla aramızdaki fiziksel mesafe azaldıkça onlarla etkileşime girme ihtimalimiz artıyor. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nde yapılan bir araştırmaya göre, öğle yemeklerini daha büyük masalarda yemeyi tercih eden insanların sosyal çevreleri çok daha hızlı büyüyor. Bu masalarda yemek yiyen insanların arkadaş sayıları diğer masalardaki insanlara oranla daha fazla oluyor. Ayrıca bu insanlar sadece kendi arkadaş sayılarını artırmakla kalmıyor; sosyal bir köprü görevi görüp kendi arkadaşlarının da yeni insanlarla tanışmasını sağlıyorlar.
Müdavimlik kültürünü benimseyin. Hiç tanışmamış olsak bile, insanlarla her karşılaşmamızda aşinalık hissi biraz daha güçleniyor ve bu da birbirimizi daha hoş bulmamıza sebep oluyor. Aynı kafeye sık sık gitmek, aynı restoranda sık sık yemek yemek ya da aynı parkta sık sık yürüyüş yapmak bu yerlerde vakit geçiren diğer insanlar için daha tanıdık bir sima haline gelmemizi ve onların da bize karşı daha pozitif duygular hissetmelerini sağlayabiliyor. Bu da sonrasında insanların bizimle tanışmak istemesine veya olası bir tanışma durumunda bize daha olumlu yaklaşmalarına yol açabiliyor.
Sizinle benzer ilgi alanlarına sahip insanlar bulun. Araştırmalar gösteriyor ki hem partner hem de arkadaş seçimlerimizde, benzer ilgi alanlarına sahip olmak son derece önemli bir faktör. Sosyal çevremizde bize yakın olan insanlarla ortak ilgi alanlarına sahip olma ihtimalimiz, diğer insanlara kıyasla çok daha yüksek. Aynı zamanda bizimle aynı şeyleri seven insanları diğerlerine kıyasla çok daha hoş buluyoruz. Bu nedenle de yeni tanıştığımız insanlarla konuşurken paylaştığımız ortak özelliklere ve ilgi alanlarına dikkat çekmek, bu insanlarla arkadaşlık kurmak için etkili bir yöntem olabilir. Buna ek olarak, ortak olumsuz duygular ya da ortak düşmanlar da yeni arkadaşlıklar için birer başlangıç noktası olabiliyor.
Daha çok gülümseyin. Araştırmalara göre, gülümseyen yüzleri diğer yüzlere kıyasla daha çekici buluyoruz. Gülümseyen insanları gördüğümüzde, gülümsemelerini bize karşı olumlu bir tutum olarak değerlendirip biz de o insanlardan hoşlanıyoruz ve onlara daha olumlu bir tutumla yaklaşıyoruz. Bu sebeple siz de daha çok gülümseyerek insanların sizden hoşlanmasını sağlayabilir ve iletişiminizi daha güçlü kılabilirsiniz.
İnsanlarla tanışmak ve arkadaş olmak için ilk adımı atmakta sorun yaşıyorsanız bu yöntemler sizin için çok faydalı olabilir. Fakat bu yöntemleri kullanırken ilişkilerinizde kendiniz olmayı da unutmayın. Samimi ve dürüst olamıyorsak eğer, arkadaşlıklar zaten ne işe yarar?
