13-17 yaş aralığındaki 743 gençle yapılan bir araştırmada gençlerin %63'ü sosyal medyayı "her gün" kullandığını ve %45'i "neredeyse sürekli" çevrimiçi olduğunu belirtiyor. Araştırmalar, sosyal medya kullanımının gençler üzerinde çeşitli olumsuz etkileri olabileceğini belirtiyor. Sosyal medya gençleri doğrudan etkileyebileceği gibi olumsuz etkilerini dolaylı yoldan gözlemlemek de mümkün. Özellikle gece uyumadan önce sosyal medyayı kullanmak uyku kalitesini düşürebiliyor ve gençlerin uykusuz kalmasına sebep olabiliyor. 2015 yılında yapılan bir araştırmaya göre, gençlerin %16'sı telefon ve sosyal medya kullanımı nedeniyle günde 7 saatten daha az uyuyor. Uykusuz kalmak ertesi gün dikkat dağınıklığına ve odaklanamamaya yol açabiliyor. Gece uykusundan yoksun kalmak gençlerin ruh sağlığını da olumsuz yönde etkileyebiliyor. Aynı zamanda, öz saygıdaki düşüş ve akran zorbalığı sosyal medyanın ruh sağlığına olan olumsuz etkilerinden. Bir araştırmaya göre, öz saygıdaki düşüş uzun vadede depresyona, kaygı bozukluğuna ya da yalnızlığa sebep olabiliyor. Akran zorbalığı ise yalnızca sosyal medya nedeniyle ortaya çıkmıyor ancak sosyal medya bu zorbalığın derecesini artırabiliyor. Bunun sebeplerinden biri ise sosyal medyada günlük hayatta karşılaşılacak olandan daha fazla geri bildirim alınabiliyor olması.
Başka bir araştırmaya göre, sosyal medyaya baktıktan sonra gençlerin %21'i kendisini kötü hissediyor. Katılımcıların yarısından fazlası, kötü hissetme sebeplerinin vücutları olduğunu belirtiyor. Özellikle genç kızların, fazla takipçiye sahip olanların, sosyal medya hesaplarını sık sık kontrol edenlerin ve ünlüleri takip edenlerin kendilerini sosyal medyadakilerle karşılaştırma ve kötü hissetme ihtimalleri artıyor.
Öte yandan, sosyal medya gençlere pek çok fayda ve fırsat sağlayabiliyor. Özellikle pandeminin ruh sağlığına olumsuz etkilerinden korunabilmek adına, sosyal medya gençlerin birbiri ile iletişime geçebilecekleri ve destekleyici ilişkiler kurabilecekleri bir alan olabiliyor. Pandeminin ötesinde, günlük hayatta çekingen bir mizaca sahip gençler sosyal medyada daha aktif ve sosyal olabiliyorlar. Aynı zamanda, sosyal medya sayesinde gençler aidiyet ve kişisel memnuniyet duygusu geliştirebiliyor ve duygularını daha kolay ifade edebiliyorlar. Yukarıda bahsettiğimiz 743 gençle yapılan araştırmanın bir diğer bulgusu ise gençlerin %31'inin sosyal medya kullanımının hayatlarını "çoğunlukla olumlu" etkilediğini söylemeleri. Sonuçlara göre gençlerin %24'ü "çoğunlukla olumsuz" ve %45'i "ne olumlu ne de olumsuz" olduğunu belirtiyor.
Sosyal medyanın çocukları üzerindeki etkilerine müdahale etme ve onları yönlendirme konusunda ailelerin yapabilecekleri şeyler bulunuyor. Bunlardan en önemlileri ise çocuk için doğru miktarda olacak şekilde sosyal medya kullanımını takip etmek, sınır koymak ve açık iletişim kurmak. Çocuğunun sosyal medya alışkanlıklarını takip eden bir ebeveyn, çocuğu olası risklerden daha hızlı ve kolay koruyabiliyor ya da faydaya yönlendirebiliyor. Bu süreçte, gizlice takip etmek ya da bir hata bulmak amacıyla takip ediyor izlenimi vermemek de oldukça kritik oluyor. Araştırmacı Charmaraman sınır koymakla ilgili olarak şu örneği veriyor: "Tıpkı çocuğunuza arabanın anahtarını ilk seferde vermemeniz ve sizinle alıştırma yapmadan kullanmasına müsaade etmemeniz gibi sosyal medyayı sağlıklı bir şekilde kullanmayı öğrenmeleri için orada olmanız gerekecek." Bu sayede, çocuğunuzu olası risklerden korurken aynı zamanda öz benliğini geliştirebilir, açık iletişim kurarak beklentilerinizi paylaşabilir ve birlikte kurallar oluşturabilirsiniz. Araştırmalar, ebeveynleri tarafından kontrollü ve güvenli bir şekilde takip edilen gençlerin daha az sosyal medya bağımlısı olduklarını ve zorbalık yapma ihtimallerinin akranlarına kıyasla daha az olduğunu belirtiyor.
Araştırmalar ergenlik döneminde çocuğu olan ebeveynlere şu tavsiyeleri sunuyor:
- Zaman sınırlamaları belirleyerek çocuğunuzun sosyal medyaya erişimini kısıtlayın.
- Sosyal medyadaki beklentileri hakkında çocuğunuzla açık iletişim kurun.
- Siber zorbalığın etkisi üzerine sohbet edin.
- Yüz yüze söylemeyecekleri bir şeyi sosyal medyada da söylememeleri için çocuklarınızı teşvik edin.
- Kendi sosyal medyanızın çocuğunuz için rol model olduğunu unutmayın ve sosyal medya davranışlarınızı bunu göz önünde bulundurarak düzenleyin.