Geçmişe kıyasla günümüzde teknolojinin günlük hayattaki işlevselliği ciddi seviyede artmış durumda. Teknoloji geliştikçe hedef kitle de büyüyor, buradan da çocuklara yönelik oyuncaklar ve uygulamalar geliştiren eğitim teknolojisi doğuyor. Bir dönemin en teknolojik oyuncağı uzaktan kumandalı araba olabiliyorken, şu an çocuklar çeşitli uygulamalar aracılığıyla yabancı dil dahi öğrenebiliyorlar.
Eğitimde teknolojinin yer alması, çocukların kitaplardan uzaklaştırılması ve tamamen sanal bir dünyaya geçiş yapması anlamına gelmiyor. Uzmanlar, dijital araçlardan sağlanabilecek maksimum fayda gözetilerek çeşitli uyarlamalar yapılmasını öneriyor. Dikkat edilmesi gereken bir unsur ise, teknolojinin eğitime dahil edilmesinin çocukların teknoloji alanındaki becerilerini artırmak için değil, çocukların becerilerini geliştirmelerinde teknolojiden yardım almak için var olması oluyor. Çünkü teknolojinin dahil olduğu öğrenme ortamlarında çocukların çok katmanlı bir öğrenme deneyimi elde ettiği görülüyor.
Çocuklarla kodlama çalışan bir ekibin yürütücüsü, çocukların kendi projelerini istedikleri gibi kişiselleştirebilmelerinin ve özgürce çalışabilmelerinin deneyimlerini daha keyifli bir hale getirdiğini söylüyor. Bu süreçte çocukların yapılandırma, yeniden kurma ve bilişimsel düşünme becerilerinin geliştiği görülüyor. Ayrıca projeye katılan çocukların çalışmak istedikleri alanda ve gerekli beceriler konusundaki özgüvenlerinin de olumlu etkilendiği görülüyor.