Yeni doğmuş bir bebek, hayatınıza büyük bir yenilik ve heyecan, aynı zamanda bol miktarda stres ve yorgunluk getirebilir. Hayatınızdaki bu yeni stresle başa çıkmak için bu önerileri uygulayabilirsiniz.

1. Kendinize zaman ayırın.

Sadece bebeğinizin ihtiyaçlarına değil, kendinize ve kendi ihtiyaçlarınıza da dikkat etmeniz çok önemli. Yapılması gerekenleri yapacak fiziksel ve duygusal dayanıklılığa sahip olmak için vücudunuzu sağlıklı tutmalısınız.

Mümkün olduğunca kendinize zaman ayırın. Bebeğinizden uzakta geçirdiğiniz kısa anları kötü bir şey olarak görmeyin çünkü tazelenmiş bir şekilde onun yanına geri dönüyorsunuz. Bebeğiniz uyuduğunda siz de uyuyun ve partnerinizle birlikte ikinizin de dinlenmesine ve bebeğe bakmasına olanak tanıyan bir gece programı oluşturmaya çalışın.

Bir yandan, bebeğinize hayranlık duyup kendinizi çok şanslı hissederken diğer yandan bağımsızlığınızı kaybettiğiniz için üzülüp yeni doğmuş bir bebeğe bakım verme yeteneğiniz konusunda endişelenebilirsiniz. Duygu değişimlerinin doğal olduğunu unutmayın.

Ebeveynliğin ve evliliğin zor yönleri hakkında konuşabileceğiniz bir duygusal destek ağı oluşturabilirsiniz. Rekabetçi ebeveynler, istenmeyen tavsiyeler veya kendinizi karşılaştırma eğiliminiz gibi sosyal stresleri en aza indirmenin yollarını bulun. Zor anların geçici olduğunu unutmayın, olumlu deneyimlerin tadını çıkarın.

2. Partnerinizle paylaşacağınız zamanları ihmal etmeyin.

Sürekli bakım gerektirmesi ve nöbetleşe uyuma saatleri nedeniyle, çiftler doğal olarak birlikte daha az zaman geçirirler. Zaman bulduklarında da genellikle daha az enerjileri olur. Özellikle ebeveynliğe geçtikten sonra, çiftlerin birbirlerine vakit ayırmaları durumunda yakınlığın sürdürülmesinin daha kolay olduğu biliniyor.

Mümkün olduğunca partnerinizle özel zaman geçirmeye çalışın. Arkadaşlar, ebeveynler ve aile üyeleri gibi yakınlarınızdan destek alabilirsiniz. Bunun için birlikte zaman planlayabilirsiniz. Bu kaliteli zaman, her hafta bir akşam yemeği ya da film gecesi olmak zorunda değil. Gün içinde, bebeğinizin ihtiyaçları konusunu içermeyen yarım saatlik kahve sohbetleri ayarlayabilirsiniz.

3. Ev içi sorumluluklar konusunda esnek olun.

Bebek doğduktan sonraki ilk birkaç hafta, işlerin istediğiniz gibi tamamlanmaması çok normal. Önceliğiniz zamanınızı ve enerjinizi, kendinizin ve bebeğinizin ihtiyaçları için harcamak olmalı. Süpürge bekleyebilir fakat uyuma ihtiyacı bazen bekleyemez ve bebekler lavabodaki kirli bulaşıkları veya üst üste biriken çamaşırları fark etmezler.

Araştırmalara göre partnerler ev işlerini paylaştıklarında evliliklerinden mutlu olma düzeyleri artıyor. Bu iş bölümünün nasıl belirlendiği ise çiftlere bağlı olarak değişebiliyor. "Bunu ben yaptım, sen de bunu yap" gibi kısasa kısas çözümler arka planda gerginliğin artmasına neden olabiliyor. Gerginliği azaltmak için günlük işlerin bir listesini buzdolabına asıp her hafta sorumlulukları değiştirebilirsiniz.

Muhtemelen siz ve eşiniz hem yorgun hem de endişelisiniz. Bu konular hakkında birbirinizle konuşabilirsiniz. Örneğin, bebekle ilgili alışveriş konusunda neyin sizin için öncelik olacağına bütçenize göre birlikte karar vermelisiniz.

Bunun yanı sıra, bebeğiniz soğuk algınlığı nedeniyle hastalanırsa veya başına bir darbe alırsa onu mikroplara kimin maruz bıraktığını veya darbe anında bebekten kimin sorumlu olduğunu aramamaya çalışın. Bebeğinizi dünyaya getirmek ikinizin ekip çalışmasıydı ve onu yetiştirmek için de sürekli ekip çalışması gerekecek.