Çocukların gelişim sürecinde bazı gelişimsel yapı taşları öne çıkıyor. Bu gelişimsel yapı taşlarını takip etmenin ve gözlemlemenin gelişimsel problemleri fark edebilmenin ön koşulu olduğu düşünülüyor. Bu gelişimsel yapı taşlarından birisi de motor gelişimi. Motor gelişimi, kaba motor becerileri ve ince motor becerileri olmak üzere ikiye ayrılıyor. İnce motor becerileri çocuğun kalem, kaşık tutabilmesi veya boya kalemleriyle şekiller çizebilmesi olarak örneklendirilirken kaba motor becerileri nispeten daha erken gelişmeye başlayan beceriler oluyor. Çocuğun emeklemesi, yürümesi veya ayakta durabilmesi kaba motor becerileri olarak tanımlanıyor. Kaba motor becerileri bebeklerin ilk yılında oldukça yoğun olarak görülüyor.
Bebeklerin ilk yıllarındaki motor gelişimi beklenmedik olabiliyor. Edinilen bir beceriyi geliştirebilmenin yolu bazen gerileme olabiliyor. Bu durumda ebeveynlerin endişelenmemesi gerekiyor. Örneğin, bazen bebekler ilk adımlarını attıktan sonra emeklemeye geri dönebiliyorlar. Bu gerileme aslında gelişimin bir parçası. Bebek yürüyebilmek için gerekli kaslarını emeklemeye geri dönerek pratik ediyor. Böylece, tekrar yürümeye başlayan bebeğin becerileri daha gelişmiş oluyor.
Gelişimsel olarak motor gelişimi farklılık gösteriyor olsa da bebekler 20 haftalıkken bir destekle oturabiliyorlar. Bebekler 6 aylık olduklarında ise desteksiz olarak oturabiliyor, oturdukları yerden sağa ve sola dönebiliyorlar. Bu dönemde bebeklerin çevrelerini daha çok gözlemleyebildikleri ve gelişen bu motor becerileri sayesinde iletişim becerilerinin de geliştiği belirtiliyor. Bu sebeple motor gelişiminin çocuğun sosyal gelişimine de sağladığı katkı vurgulanıyor. Bebekler 10-16 aylık oldukları dönemde ilk adımlarını atıyorlar. Bebeklerin ilk yürüme deneyimleri genellikle minik ve sık adımlarla başlıyor. İlk yürümeye başladıkları dönemde bebeklerin sık sık yere düşmesi oldukça normal görülüyor.
Bebeklerin görsel sistemlerinin gelişmesi, motor gelişimleri için bir öncül oluyor. Araştırmacılara göre, bebeklerin görme sistemleri de hareket sistemlerinin bir parçasını oluşturuyor. Bebekler yürümeye, hatta emeklemeye başlamadan önceki dönemde ulaşmak istedikleri objeye gözleriyle ve elleriyle işaret ediyorlar. Gelişen görsel sistemleri, sonraki dönemlerde de emeklemeye veya yürümeye başladıklarında bebeklere yardımcı oluyor. Örneğin bebek, gördüğü ve ulaşmak istediği objeye ulaşmak için ilk adımını atabiliyor.
Bebeklerin yürümeye başladıkları dönemde ebeveynlerin bebeklerinin güvenliği konusunda dikkatli ve bilinçli olmaları gerektiği belirtiliyor. 10-16 aylık bir bebek, hangi objenin sabit ve tutulabilir, destek alınabilir bir obje olduğunu anlayamıyor. Bu sebeple sabit olmayan objelerden destek alma ihtimallerine karşın, bu objeleri bebeğin yürümeyi deneyimlediği ortamdan uzaklaştırmanın faydalı olabileceği söyleniyor.