“Her Şey Yolunda Gidiyor, Mutlaka Kötü Bir Şey Olmalı!”

kategori

Yakın İlişkiler

“Her Şey Yolunda Gidiyor, Mutlaka Kötü Bir Şey Olmalı!”

Bazen karşınızdaki kişi size karşı çok şefkatli, yardımcı, anlayışlı ve verici olduğunda bunun altında bir sebep arıyor musunuz? Partnerinizle paylaşımınızın yüksek olduğu huzurlu bir dönemden geçerken kendinizi olmadık şeyleri sorun ederken bulup bu davranışınızı anlamlandıramadığınız oluyor mu? Size yapılan bir iyilik sizi mutlu etmektense kaygılanmanıza yol açıyor mu? Endişelenmeyin, yalnız değilsiniz!

Büyük ya da küçük olsun, geçmiş tecrübelerimiz, özellikle de çocukluk deneyimlerimiz düşünce kalıplarımızı şekillendiriyorlar. Nasıl insanlarla karşılaştığımız, ebeveynlerimizin bizimle ilişkileri, içinde kaldığımız durumlar ya da bize telkin edilen düşünceler zamanla yaşamdan beklentilerimizi oluşturuyorlar. Sevildiğimizi hissettiğimiz, kendimiz olabildiğimiz, karşımıza çıkan imkanların olduğu, çabalarımızın karşılık bulduğu, yalan ve kandırmacadan uzak tecrübelerden geçtiğimizde dünyayı daha güvenli bir yer olarak algılıyoruz. Fakat her zaman bu kadar şanslı olmayabiliyoruz. Yolculuğumuzda sıklıkla düş kırıklıklarıyla karşılaşmış olmak, kötü niyetli insanlarla yolumuzun kesişmesi ve güven duygumuzun zedelenmesi bizi hayata karşı sürekli tetikte olduğumuz bir konuma yerleştirebiliyor.

Geçmişteki olumsuz tecrübelerimiz bugünümüze olan bakışımızı bizim tahmin ettiğimizden de çok etkileyebiliyor. Sürekli alarm halinde yaşamanın bizi tehlikelerden ve olumsuz deneyimlerden korumak gibi bir etkisi olabilse de diğer yandan da yaşamın getirebileceği güzelliklere alan açmamızı engelleyebiliyor veya içinde bulunduğumuz olumlu durumları farkında olmadan kendi kendimize baltalamamıza neden olabiliyor. Çünkü yerleşmiş düşünce kalıplarımız bize başımıza kötü şeyler geleceğini, zaten iyiliklerin bizi asla bulmayacağını, kimsenin bize biz olduğumuz için sevgi ve iyilikle yaklaşmayacağını söylüyor.

Aslında sürekli bu düşünce yapısında takılı kalarak hem bize güzelliklerle gelen yeni insanlara hem de yaşamın sunduğu olanaklara haksızlık edebiliyoruz. Eski ilişkimizde aldatıldığımız için şimdiki partnerimizin bize iyi davranmasının tek nedeninin yaptıklarını saklamak olduğunu düşünebiliyoruz. Eğer sevdiklerimiz tarafından kabul görmediysek girdiğimiz yeni sosyal ortamlarda mutlaka arkamızdan konuşulduğunu düşünebiliyoruz. Bugüne kadar her iyilik için mutlaka bedel ödememiz gerektiyse bir dostumuz bize karşılıksız bir iyilik yaptığında aklında başka bir plan olduğunu düşünebiliyoruz.

Peki kendimizi korumak ile kendimizi olumsuzluklara hapsetmek arasındaki dengeyi nasıl bulacağız? Kendimizi sürekli tetikte hissettiğimizde alarmda olan kişinin bugünkü ben mi olduğunu yoksa geçmişteki veya çocukluğumuzdaki ben mi olduğunu farkındalıkla değerlendirmek bize yardımcı olabiliyor. Karşımızdaki kişileri, ne az ne çok, oldukları insanlar olarak görmeyi denemek, onlarla geçmişin hayaletleri arasında mesafe oluşturmak bizlere sağlıklı romantik ve sosyal ilişkiler yaşamanın kapısını aralayabiliyor. Bazen her şeyin yolunda olabileceğini, yaşamda iyi insanların da olduğunu, güzel imkanların bizim de karşımıza çıkabileceğini kendimize hatırlatmak döngüyü kırmamıza olanak sağlayabiliyor.

Hepimiz korkularımıza karşı gelerek kendimize ve yaşama şans vermeyi hak ediyoruz.relate-banner

Albarracín, D., & Wyer, R. S., Jr (2000). The cognitive impact of past behavior: influences on beliefs, attitudes, and future behavioral decisions. Journal of Personality and Social Psychology, 79(1), 5–22. https://doi.org/10.1037//0022-3514.79.1.5
Koerner, N., Tallon, K., & Kusec, A. (2015). Maladaptive core beliefs and their relation to generalized anxiety disorder. Cognitive Behaviour Therapy, 44(6), 441–455. https://doi.org/10.1080/16506073.2015.1042989
Markway, B. (2019, December 16). Four core beliefs that can control your life. Psychology Today. https://www.psychologytoday.com/us/blog/shyness-is-nice/201912/four-core-beliefs-can-control-your-life

Benzer yazılar


footer