Mutlu olduğumuz zaman sağlıklı bir uyku ve beslenme düzenine sahip oluyoruz. Üstelik mutlu ilişkiler içerisindeyken kendi düzenimizi devam da ettirebiliyoruz. Birlikte daha çok vakit geçirdikçe ve karşılıklı paylaşımlar çoğaldıkça kendi düzenimizi partnerimiz ile de paylaşıyor ve onun da daha sağlıklı olmasını sağlıyoruz. Böylece, mutlu bir insanla birlikte olduğumuzda, hem daha düzenli oluyoruz hem de hayatımız kolaylaşıyor.
Kendi hayatından memnun ve genel olarak mutlu bir partnere sahip olduğumuzda kendi iyilik halimize de daha fazla odaklanabiliyoruz. Mesela, uyuşturucu veya alkol gibi maddelere yönelme ihtiyacımız azalıyor. Aynı zamanda hayata ve ilişkiye karşı memnuniyetimiz artıyor. Mutlu insanlar partnerlerine de daha fazla destek verebiliyor. Bu destek, partnerin mutluluğa dair düşüncesini de olumlu etkileyerek döngünün sürüp gitmesine yardımcı oluyor.
Peki ilişki içerisinde nasıl daha mutlu bir ortam sağlayabiliriz? Partnerlerin karşılıklı yakınlık hissine sahip olması bunun en büyük sırrı. Duygusal paylaşımlarda bulunmak duygusal yakınlığı artırıyor. İlişkimize dair iltifatlarda bulunmak ya da partnerimize onu ne çok önemsediğimizi dile getirmek burada kilit önem taşıyor. Sarılmak, öpüşmek, el ele tutuşmak kadar basit fiziksel temaslar ise fiziksel yakınlığı artırarak, oksitosin salgılanmasını sağlıyor ve bizi daha mutlu ve güvende hissettiriyor.